iboy54: Rasgele bilim yapılırsa rasgele şeylere ulaşılır da ondan.

Ugugug: Onu boşver de, ben bu haberin gerçek olduğuna da emin değilim, çünkü 10 yıldır bu tür haberler servis edilir durur ama gerçekse bile yüzyıllardır yaşamış bilim adamlarının bilgilerini yıllarca okuyarak öğrenip çok yüksek bir bilgi donanımına ulaşan ve yüksek bir teknolojiye sahip olan bilim adamlarının en ince ayrıntıları hesaba katarak yığınla çalışma sonucu zar zor oluşturabildiği bir şeyin, rastgele meydana gelebileceği nasıl iddia edilebilir, ben onu anlamıyorum.

merkur_1997: Toparlamak gerekirse Allah o canlının lavoravuvar koşullarında üretilmesine izin vermeseydi, deney yaparken patlama çıkıp onlar ölseydi ne diyecektin?

ışıl_ışıl: Evet çok güzel açıklamışsınız. Aslında her insan hayatına Allah'ın müdahalesini birebir hissedebileceği olaylar yaşamıştır. Bunları farketmek lazım. Ama insanın oluşumunu bile tesadüflere dayanadıran mantık elbette bu olayları da tesadüflere dayadıracaktır.

Ugugug: Bu arada; oldukça mantıklı biri olduğumu düşünmek konusunda mütevazı davranmayacağım, çünkü burada konunun bütünlüğü için bunu belirtmek durumundaydım. Ne yani, mantıksızım diye yalan mı söyleseydim. :))

Ugugug: O gün için bu yaşadıklarımı şimdi yorumladığım şekilde anlandıramadım belki, çünkü içindeydim ama bugün geçmişimi daha iyi anladığıma inanıyorum. Şüphesi olan arkadaşım varsa söyleyeyim. Sade bir planda, artniyetsiz olarak bakınca, aslında gerçekler, bazı hayati noktalardaki ipuçlarıyla kadar açık oluyor ki, insan diğer insanların nasıl olup da Tanrı'ya inanmadığını anlamıyor. Kesinlikle; inanmamak onlara rahat ve şirin gözüküyor, şeytanın oyunu bu.

Ugugug: İşte bu yüzden, beni Tanrı'nın var olmadığı fikrine ulaştırabilecek her düşünce beni rahatlatırken ve ben farketmeden onların peşinden koşarken, Tanrı'nın varlığını ispatlayan her gerçek beni huzursuz ediyordu. Ama aslında bu gerçek o kadar açık ki; belki sözgelimi istemeye istemeye de olsa çok mantıklı biri olmam beni önce kesin olarak Tanrı'ya ve sonra da tek Tanrı'nın Allah olduğuna inandırdı, yaşadığım birkaç (bana göre olağanüstü) olayın da yardımıyla inanmaktan hiçbir şekilde kaçamadım.

Ugugug: kendimi bıraktım dünyadaki insanlar için üzülüyordum. İnsanların acı çekmesine veya üzülmesine hiçbir zaman dayanama(zdı)m. Diğer taraftan kendimi sınırlamakta da zorlanıyordum, her şeyin ötesinde ibadet etmek, veya etmem gerekirken etmemek vicdani rahatsızlığının ağırlığı da eklenince içimdeki Allah korkusu şöyle bir noktaya geldi artık; 'umarım Tanrı diye bir şey yoktur'. Çünkü eğer öyleyse hepimiz sorumluluklardan kurtulurduk.

Ugugug: Kesinlikle öyle çünkü 20 yaşımdan hemen önceki gençlik yıllarımdaki zayıf zamanlarımdan biliyorum, Allah'a inanmaktan direkt korkmadım ama Allah'a inanmamak benim için (haşa) daha şirin gözüküyordu, çünkü zaten refah içindeydim, Tanrı'dan (yine haşa) bir beklentim yoktu, insanların engel olamayacağı her istediğimi yapabilirdim, haşa Tanrı yoksa kendimi sınırlamak zorunda kalmazdım. Özellikle ölümden sonrasının var olması beni korkutuyordu. Âhiret kavramı aklıma geldikçe,

ışıl_ışıl: Korkuyorlar çünkü Tanrı'ya inanmak bazı sorumlulukları da beraberinde getiriyor.

Ugugug: Tanrı'ya inanmaktan korkuyorlar. Mantıklı düşünemeyip her şeyi rastlantılara bağlamaları ondan.

Ugugug: 'Tanrı'nın varlığına inanmak'tan korkmadan, mantıklı bir şekilde düşündüğünüzde Tanrı'nın varlığını açıkça görebilirsiniz. Ama Tanrı'nın varlığına inanmaktan deli gibi korkan öyle insanlar var ki, inanmamak için kendilerini hep bu yönde beslemeye ve benzerlerini çoğaltarak 'inanma tehlilkesi'nden kendilerini uzaklaştırmaya çalışıyorlar, Biliyorum, hatta kesinlikle eminim ki bazıları

Ugugug: Bu nasıl bir mantıktır ki varlığın mevcudiyetini, kendi varlığını ve düşünerek bu yorumu yazabiliyor olması özelliğini rastlantılara bağlayabiliyor? Asıl olan nedir biliyor musunuz;

ışıl_ışıl: Güldüm sadece. Bir kişi bir şeyi yoktan var edene kadar Tanrı'nın varlığını inkar edenlere güleceğim. Sen al hazır malzemeyi ona dönüştür buna dönüştür sonra da Tanrı yok de. Ne kadar basitmiş. Evren saten sonsuz küçükükte bir noktadan var oldu, herşey herşeye dönüştü, Allah öyle istedi çünkü, öyle yarattı.

ersinbayrak: Siz Allah'ın olmadığını korkmadan, mantılklı bir şekilde düşünerek nasıl anladınız?