Tekme tokat dövdüler, coplayıp gazladılar, zamlarla anamızı ağlattılar, işsizlik patladı aç kaldık vs. vs. gene de oy aldılar. Hala anlamadınız değil mi? Bu milleti ne kadar hırpalarsanız o kadar oy alırsınız. Tabi araya biraz da din, turşu suyu, ayak kokusu ve türkü filan koyarsanız %30 cepte sayın:)

Arkadaşım penis boyutundan muzdaripti. Şu 3 ayda bilmem ne kadar büyüten haplardan aldı, zavallı her gün ölçüyormuş varmı bir gelişme diye ama maalesef tabii:))

Sol görüşlü arkadaşlar alınmasın ama, dün eleştirdikleri Fettullah Gülen hareketiyle, bugün geçmişten kalan hırs ve kinlerinden dolayı omuz omuza orduyu yıpratma kampanyası yapmıyorlar mı? Burada sağ görüşlü ülkücü kesiminde affedilmez hataları vardır elbet ama onlara belli bir yere kadar kızabilirim. Kimse aptal değil herkes herşeyin farkında, biraz tv tartışma programlarını izleyin ittifakları kendiniz görün. Ama kafanızı kuma gömmeyin, yoğurdum ekşi demeyi bilin.

Bu konuda kimse Stalin'in eline su dökemez. Ardından Pol Pot ve İdi Amin gelir.

Mutlu olmak için sevginin mutlaka çift yönlü olması gerekir. Yoksa zamanla ilk heyecan ve arayış bittikten sonra elini bile tutmak istemez, yatağın en ucunda yarı aşağıda yatarsınız:)

Kadınlarda bu tip hizmet alabilmeli. Sonuçta bu da bir tercih meselesi.

Son zamanlarda Türk sineması maalesef üç farklı konunun temcit pilavından nemalanmakta. Argo ve küfür harmanlı komediler, sağ veya sol görüş süslemeli hamaset filmleri ve ergen kızların yaşça büyük ve sorunlu erkeklerle olan aşk serüvenleri. Hep maddi imkansızlıklardan şikayet eden yönetmen ve yapımcılar neden biraz Batı sinemasından ders çıkarmazlar? Örn. 'Göl Evi' 'ni seyretmişsinizdir, maliyeti düşük ama konu olarak çok farklı ve iz bırakan bir filmdir. Demek ki herşey para değil, kafa lazım.

Samanyolu'mu? hani şu afyon niyetine bedava milleti uyuşturan, kalp gözü, beyin humması, ayak sevabı gibi uydurma hikayelerle 'sen isyan etme' dedirtmeye çalışan TV mi? :)

Milliyet gazetesinde yeterince zırvalıyor. Onun ütopyalarının ve kişisel egolarının takipçisi olamam. Geçmiş'in sosyalisti bugünün liboşu. Zaten evrim bu yönde değil mi:)

Kesinlikle olmamalı! Bu resmen cinsiyet ayırımı olur. Kadınların özel günleri onları bağlar. Güvenmiyorsa kendine o zaman çalışmayacak. İş dünyasında yeterince kadınların kaprisini çekiyoruz, böyle bir uygulama iş selahiyetini bozacaktır.

TRT son zamanlarda pkk'yı bilinç altında, haklı tarafları da varmış gibi gösterecek yapımlara ve propagandalara yönelmektedir. Elbette kabinenin çoğunluğunun etnik kökenine hizmet etmektedir. Osman Sınav denen kişi kurtlar vadisi denen psikopat yetiştirme ve yerleştirme dizisini bu ülkenin başına bela eden kişidir.

Gelecekte ki 200 yıl daha Amerika Birleşik Devletleri dünya'nın tek hakimi olacaktır. hem ekonomisi hem ordusu ve düşünce yapılarıyla yenilmez armada gibidirler. Çin ayrıca insan hakları ihlalleri, köleleştirilmiş insanları ve sosyal faşist rejimiyle Türkiye'nin uzak durması gereken bir ülkedir. Ayrıca Çin'e satabilecek petrolünüz veya doğalgazınız yoksa ekonomik ilişkiler karşılıklı değil, tek yönlü olacak bu da sizin ihracat-ithalat dengenizi ülkeniz aleyhine oldukça bozacaktır.

Sadece müzik, donuk donuk bakışmalar (bkz. Cansu Dere) ara sıra özlü söz söyleyen eski bir kabadayı. Amerikan dizilerini tercih ederim en azından doğala yakın oynuyorlar.

Bu adamlar para kazanacak, hükümete ve milletin bir bölümüne yalaklanacak diye ben ülkemin komşuları ile olan ilişkilerinin bozulmasını asla iyi karşılamam. Zaten kurtlar vadisi AKP'nin bilinçaltı propaganda makinesidir.

Kadıköy'de cimbom'un maç kazanması imkansız ötesidir.

Taksim'deki maganladar kullanılmalıydı. gelen turistler buna göre önlemini alır, bizde rezil olmazdık.

Aslında hiç başlamamıştır..