Türk siyasi yaşamının örnek alınacak güzide bir ferdini kaybettik. Siyasi başarıları sınırlı olsa da, bakış açısı, hoşgörülü yaklaşımı, demokrasi ve özgürlüklerden yana tavrı ile büyük kayıptır. Allah rahmet eylesin.

Bu sembolik bir protesto şeklidir. Hepimiz Ermeniyiz diyenlerin ne demek istediğini herkes biliyor, ancak bu protestoyu siyasi mesajlarına alet ederek farklı yorumlar yapıyor, ben Ermeni değilim diyorlar. Kimse hepimiz Ermeniyiz diyerek gerçekten Ermeni olduğunu falan söylemiyor ki. Sağduyulu yaklaşım ile bu sembolik protestoyu anlamaya çalışmak, anlamayana anlatmak bence hepimizin görevidir. Bu protesto yurdumuzda yeni bir hoşgörü ve kardeşlik döneminin başlangıcıdır.

bence değeri artar bile; çünkü bu hikaye doğru ise, uygulanan kaçma planı keskin bir zekanın ürünüdür. bu plan bulunup uygulanmasa, Türkiye Cumhuriyeti oluşumunu henüz takipçilerine devredecek noktaya getirememiş olan Atatürk, hayata veda edebilir, proje yarım kalabilirdi. bu açıdan baktığımda anketi de eksik seçenekle oluşturmuş olduğumu düşünmeye başladım. değeri artar diye bir seçenek eklemem gerekiyormuş.

Peker Açıklalın ilk kez Ali Poyrazoğlu'nun 'Kim Bunlar' grubu ile tanınmamış mıydı?

bildiğim kadarıyla Kürtçe kelime sayısı, kuralları ve kullanım şekli ile zaten tam bir dil değil, tamam. fakat İngilizce, Almanca, İtalyanca kanallarla dolu olan televizyonlarımızda Kürtçe bir ulusal kanal olduğu zaman ülke elden gidiyor korkusunu anlamak mümkün değil. nedir bu korku? o kadar zayıf bir millet miyiz biz? Ayrıca Türkçemiz ne durumda, kullandığımız kelimelerin ne kadarı gerçekten Türkçe, o da ayrı bir konu; televizyon 'Türkçe' olunca gerçekten 'Türkçe' mi?

yetenek apayrı bir olay, herkeste bulunmaz. yeteneği varsa, nota öğrenmek onun sorumluluğudur. çok zor da değildir, eğer yetenek varsa, gerisi kolay. bülent ersoy haklı, o sanatı anlayarak, hissederek icra etmek isteyen, yeteneğine ek olarak tekniğini, kuramını, pratiğini öğrenecek.

Eğitim sistemine yapılan açık tahribat ve kadrolaşmanın sonuçları maalesef ileride Türkiye'nin başına çok iş açacak. Devlet kendi okulunda kendi rejimini tehdit etmeye aday gençler yetiştirecek, demokrasi kullanılarak demokrasi sarsılacak. Milli Eğitim Şurası yeni yapıldı, gündemini bir inceleyin, ne konuşuldu, oylamalar nasıl yapıldı, ne sonuç çıktı. Eğitimde onca sorun varken, sayın bakanın gündeminde neler var...

bir hükümetin, bir milletvekilinin dokunulmazlıkların kaldırılmasına taraftar olması için öncelikle gerçekten vatan sevgisinin kişisel tüm çıkarlarından önce geliyor olması gerekir diye düşünüyorum. bu yüzden her iki parti de bu konuda gerçekten istekli değil gibi geliyor bana.

Heyecanlı olacağı bence kesin, ama yarışmacılar fanatikler arasından seçilirse hem yarışmada, hem de yansıması olarak gündelik yaşantıda taraftar grupları arasında yeni husumetlere vesile olabilir.

Aslında özel olarak başka bir düşünceyle söylendiğini düşünmediğim bir cümle. Ama o şekilde bir anlam arayacak olsam, sanırım yeri vardır, ama bu yer tam üyelik değildir uygun olacaktır.

Tiyatro, sinema kadar geniş imkanlara sahip olmasa da, insana çok başka duygular yaşatan bir sanat dalı. Tiyatro camiası genelde sol görüşlüdür, özgürlükçüdür, aydınlanmadan yanadır, kısacası halkın gözünü açmak isteyen bir camiadır, bu nedenle tiyatro sanatı özellikle desteklenmez, halkın bu sanata ilgisinin artması istenmez.

Aslında oyun yazmak isterdim. Tiyatro manevi tatmin duygusu çok yüksek olan bir sanat dalı, hayatı sahneye yansıtmak...

Müşteri toplamaya çalışan uçak şirketlerine benziyor. İnsanları tiyatroya böyle kampanyalarla değil, sanatınızla getirin. Sinema 10-12 YTL, Devlet Tiyatrosu 6 YTL, özel tiyatrolar 10-20 YTL; sinemalar dolu, tiyatrolar zorlanıyor. Yani devlet-belediye destekli bir tiyatronun zaten ucuz olan fiyatlarının üzerine böyle kampanyalar yapmasının bence çok açıklanabilir bir mantığı yok. Zaten tiyatro Türkiye'de bedava! Reklamı çıkıyor burada, Tiyatro-Z bence protesto amaçlı ücretsiz gösterim yapıyor.