Bir yakınımın kızı lisede okurken bir tarikatın tuzağına düştü. Dinle hiçbir ilgisi ve bilgisi olmamasına rağmen bir yıl kadar bir süre içinde önce türban taktı, sonra o tarikatın dershanelerinden birine yazıldı. Ailesi bu duruma karşı çıkmaya çalıştıkça, kız ailesini evden kaçmakla tehdit etti. Ailesi kızın gerçekten kaçacağını fark edip gideceği yerin de yine o tarikata ait bir yer olduğunu bildikleri için bir şey yapamadılar. Ağabeyi kardeşinin ancak şehir dışındaki bir üniversiteye giderse bu durumdan kurtulabileceğini düşünüyor. Ben de bu tarikatın zaten o kızın her yaptığını takip edeceğini, eğer şehir dışına giderse iyice avuçlarından kayıp gidebileceğini düşünüyorum. Sizce kim haklı, ben mi kızın ağabeyi mi?
Eskiden başka tuzaklar vardı gençler için, şimdi de tarikat tuzağı. Artık her yerdeler malesef. Özellikle de ihtiyaç sahiplerini seçiyorlar, yardım ayağına. Küçük yaşlarda dini bilgileri aileden öğrenmeli çocuklar, en doğru biçimde. Neyin ne olduğu anlatılmalı. Tamamen boş olunca din konusunda, avuçlarına almaları daha da kolaylaşıyor. Yobaz kesimden mümkün oldukça uzağa, çok tehlikeliler hem de çok. Hep savunduğum gibi ne varsa onlar da var. Bu kız için de inşallah iş işten geçmemiştir...