yasinseyhan: İyi de olmadı mı insanlar erken yaşta yoğruluyor ne demiş atalarımız Ağaç yaş iken eğilir İyi ki bu teknoloji var

Ugugug: 1900'li yılların başında bir insanın 18 yılda edinebileceği kabul edilen bilgi birikimi ve tecrübeyi biri iletişimdeki gelişmeler sayesinde bugün 10'lu yaşların başında rahatlıkla elde edebiliyor.

Ugugug: İnsanlar dünyanın değişim hızına ayak uyduramıyorlar, bu tür garip durumlar o yüzden çıkıyor. Çok değil 100 yıl öncesini ve daha önceki zamanları hayal et, insanlarda ne internet, ne televizyon, ne radyo ne de telefon vardı, sıradan çoğunluğun gelişiinin %90'ı çevresi sayesindeydi, onlar yaşadıkları kadar öğreniyorlardı. Ama bugün televizyondan internete kadar yazdıklarımın hepsi var. Bu yüzden bir insanın gelişiminin belki ancak %25'i gerçek çevreye bağlı. Yani özetle

berxay: Ama şimdiki eğitim sistemimiz sayesinde küçücük çocuklara büyük insan gibi davranıyorlar. O yüzden aşkın yaşı, yorum sahibinin yaşı değil..

Ugugug: bir şey olmadığını söyleyebilirim.

Ugugug: Ben de tam aksini düşünüyorum. Asıl çalışılması gereken yaşlar 20'li yaşlardır, eğer varsa insan aşka olan hevesini en başlarda alıp bu kulvarda erkenden sonuca kavuşturmalı, hem hayatta başarıya ulaşmak için, hem de her şey zamanında güzel olduğu için. Geldiğim noktadan bakınca görüyorum ki aşk çocuk işidir, ya da daha doğrusu adelosan, genç yetişkinlerin çoğu aşkı hissetme yetisini erkenden kaybeder, en azından çevremdekilerin aşk zannettiği şeyin çeşitli yönlerde menfaat ilişkisinden başka

meşmet: Peki sen bu yaşta yaşadığın şeye gerçekten aşk mı diyorsun?Komiksin valla,otur ders çalış,oyun oyna,gez,ye,iç ama inan bana 10 yıl sonra gerçekten aşık olduğunda bu yaşadıklarına gülüp geçeceksin,çocukça şeyler bunlar...