dpd06: sorun şu ki reşat nuri nin yazdığı romanda bugnden bişey bulamzsn ama yüzyıllar önce yazılmş victor hugo nun eserlerinde bugune dair bişey bulabilirsn.buna evrensellik deniyor!!!!şimdi sen bana tolstoy la reşat nuri yi bir mi tuttuğunu söylüyorsun.ne bu şimdi şaka mı.adam dünyaya tanıtmış kendini reşar nuiryi kim tanıyor?neden sanatta geri olduğumuzu kabul edemiyorsunuz ki?çok mu zor yani?eğer kabul edip bişeyler yapmaya çalışırsak daha iyi olmaz mı?

yuksel_z: Bizim romanlarımız eskimiştir, Dünya Klasikleri yeni yazılmıştır zaten. Misal: Demir Ökçe geçen hafta (1907 yılında) yazılmıştır, Anna Karenina geçtimiz ay yayınlandı ilk defa(1877 yılında). Ama mesela Yaprak Dökümü çok eski bir kitaptır(1930). Haklı arkadaş haklı..

dpd06: ben mi kitap okumyorum??tüm dünya klasiklerini okudum.rus,fransız.alman,ingiliz... bütün çağdaş edebiyattan haberim var.ama o kitapları okuduktan sonra türk eserlerini okumak pek bi sıkcı geliyor!!neden acaba??kaliteli olmadığı için olabilir mi?o kadar kaliteli eser okuduktan sonra bizim eskimiş romanlarımızı okumak inanan çok zor!!!dünya klasiklerine girmiş tek bi esermiz va!!bilmem anlatabildim mi!!!!

yuksel_z: Ayrıca 'artık yazacak yeni birşey bulsak' dediğiniz kitaplar bundan en az 50 yıl evvel yazıldı.

yuksel_z: Tebrik ediyorum sizi. 1889-1956 tarihleri arasında yaşayan bir insanın, yani gençlik döneminin savaşın içinde geçtiği bir insanın nano teknolojiyi anlatmasını beklemek bu hayattaki en mantıklı şey. Kaldı ki ilginizi çekmeyen şeyleri okumanız da gerekmiyor. İsyan etmenize lüzum yok.

kucukkadin: Ne kadar Turk yazar okudugunu ve Turk yazarlar altinda kimlerden bahsettigini merak ettim.Sadece savaslardan bahsetmeyen bir yigin Turkce kitap var,okumayi sevince belki idrak edersin..