pinokyo: "Türkçe güzel kelimeleriyle her şeyi güzelleştirebilir" diyor.Neyse en iyisi bu konuyu uzatmamak.Çünkü hiçbir şey değişmiyecek Yılmaz Erdoğan'a inanmaya bilirsiniz o zaman biz dua edelim şu güzel günlerde bu ölümlerin durması için.

pinokyo: ne kolay unuttu acıları.Yada başka bir cenazeden örnek verelim 15-20 kişilik malum parti üyesi kişilerin şehidin cenazesini biz taşıyacağız diye şehit ailesi yakınları ile tartışması neredeyse kavga etme noktasına geldiği o cenazeyi hatırlayalım.Yani bu ülkede sadece din rant için kullanılmıyor şehit askerlerin acıları kanlarıda bir şekilde kullanılıyor neyse.Kürtçe meselesine gelelim "Kürtçe'yi cendereden Türkçe kurtaracak" diyor mektup da "Türkçe diğer dillerin güvencesidir" diyor

pinokyo: "Ben ezilen her halktım Türk,Kürt,Iraklı vs" neyse bu kimlik meselesini bırakalım.Yılmaz Erdoğan şehit cenazesine niye katılmadı meselesine gelelim ben Devrek'de bir şehit cenazesine gitmiştim.Okuldan çoçuklar gördüm apolitik olanlar o gün okulun olmadığına seviniyor milliyetçi olanlar sinirli,kinli görünmeye çalışıyordu ben ise bu ölümler dursun diye dua ediyordum derken akşam oldu FB-Chelsea maçı başladı o cenazede üzülenler nedense şehit askeri çok kolay unuttu o bayrak sallayanlar

pinokyo: Kimlik meselesine gelelim pinokyo Türk mü,Kürt mü ney ? Solcu olduğumdan ve şiveli konuştuğumdan olsa gerek herkes bana Kürt diyor nedense bende bunu benimsedim birgün anneme sorduğumda ise şu cevabı aldım "Soyumuz Araplara dayanıyor ama Türküz bir ama daha ekleyip ailemizden bazılarının Kürtlerle evlenmesi ve dedemgilin kürt nüfusun yoğun olduğu yerde yaşamasında ötürü birazda Kürtlük var" bende sizin gibi bir şey anlamadım o anda ama bu olaya son noktayı da koydum.

durgul: Dagda sehit dusen Mehmetcigin yazgisi olabilir bu, olen bir pkklinin ise bir tercihidir, daga ciktigi muddetce ya olecek yada oldurecek, sehit olamayacak hicbir zaman...

durgul: Cunku sen onunla ayni saftasin pinokyo, aynayi karsiya tut. Yillarca bircok insani uyutarak kazandi, Turkiye cumhuriyeti vatandasindan kazandigi paralarla bu ulkede yasadigi hayata sukur etsin ve daha fazla nankorluk etmesin. Icimizdeki dusmani uzakta aramamak lazim. PKK yada her neyse bir devlet degildir ki biz onlarla savasip yazgi sonucu daga dusmus lanet olasi pkk militangencleriyle savasalim. PKK bir teror orgutu, kimse pkk ile savasiyoruz diyerek pkk yi devlet boyutuna sokmasin...

durgul: Yilmaz Erdogan art niyetini suslu edebiyatinin arkasina saklamis, onun kimseye uzuldugunu falan sanmiyorum, kurt entellektuel liderligini gelistirmek derdinde, yaziyi bastan sona okudugumda Turk ve turkceye ait ne kadar resmi olusum varsa karsisina Kurt ve Kurtce olusumlar getirmek gayesinde, sindiremiyor Turkiye cumhuriyetinde yasamayi,resmi ve Turk olan her olusumlakarsi karsiya kalmayi, askmis yasammis cok umrunda olan bir zat-i muhterem degil, derdini sen goremezsin pinokyo,

tugcesss: Bu arada az önce bahsettiğim gazinin ismini de öğrendim: Oktay YILDIRIM.

tugcesss: Bazı şeyleri savunmanı anlayabilirim fakat burada her şeyin bambaşka olduğunu göremeyecek kadar kör olamazsın. Eğer zorlanıyorsan sana bu güvercin kanadına yazılmış mektuba ithafen bir gazimizin cevabını okumanı tavsiye ederim. Soyadını şuan anımsayamıyorum fakat sanırım Oktay adında G.doğu'da gazi olmuş bir askerimiz çok güzel bir cevap vermişti. Rica ediyorum onu da bir zahmet okuyun. Kürt ve Kürtçe propagandasının bu kadar aşikar olduğu mektupları, söylemleri savunmanın hiçbir sebebi olamaz!

tugcesss: Sevgili pinokyo; Yılmaz Erdoğan'ın bu mektubunu neden devamlı aynı kalıbı alarak açıklıyorsun? Varsa kuvvetin, her satırı tek tek iyi niyetler halinde sırala ama bunu yapamazsın, kimse yapamaz. Bir kere bu güvercinin kanadına mektup yazan arkadaş acaba ömründe kaç şehit cenazesi törenine gitmiş? Kaç defa elinde Türk bayrağı sallarken görüntülenmiş? Bu soruların yanıtı yok pinokyo! Sen de sanıyorum Kürt'sün nitekim bunu kendin de belirtmiştin. (...)

pinokyo: Evet ben o mektubun her satırına katılıyorum ve Yılmaz Erdoğan dediği gibi "Dizlerimin üstüne çöktüm,ağlıyorum,yalvarıyorum" ve diyorum "Durun,Durdurun" Kimse ölmesin ne bu cografyada ne yeryüzünün başka bir yerinde gömelim silahları barışa,kardeşliğe sıkı sıkı sarılalım.Neyse benden bu kadar ( hadi sıra pinokyo'da dostlar saydırın ona)

pinokyo: Silahla çözülecek bir mesele dğil bu artık askeriye bile bunu kabul ettti.Bu sorun daha başka bir şey daha derin.Kanlı ellerle değil sevgi,barışın ak elleriyle çözülecek bir sorun."Kimse genç ölmesin dağlarda" demiş ya usta işte ne Türk gençinin ne bir şekilde ya cahillikten ya para vs gibi çeşitli vaadlerden yada devletin yanlış politilarından ötürü dağlara çıkan gençler ölmesin.Barış,kimsenin ölmemesini istemek ne var ki bunda hepimizin temennisi bu değil mi ?

pinokyo: insalık dışı işkence gören büyüklerimizin hikayesinini dinleseydik,yada köyümüze belirli miktarda yiyecek verildiğini görseydik,yada adımız rojda diye nasıl mahkemelik olduğumuzu görseydik yada silahların gölgesinde yaşasaydık belki şu anki durumdan çok farklı şeyler yazacaktık.Bir doğu gerçeği var önümüzde ve PKK diye hain kalleş bir örgüt devletin yanlış politkalarını,bölgedeki yoksulluğu ve cahilliği kullanarak ülkeye acıların en büyük acısını kardeş kavgasını yaşatan bir kalleş örgüt

pinokyo: "Kimse genç ölmesin dağlarda".Burada olaya şöyle bakalım gözümüzü kapatalım bir cesedin başında ağladığımızı düşünelim aynı cografyanın insanlarının aynı toprağın insanlarının nasılda birilerinin oyununa gelip birbirinini öldürdüğünü düşünelim.Ve hem Kürt anasının hem Türk anasının gözyaşlarının aynı toprağa düştüğünü düşünelim her gözyaşı aynıdır her evlat acısı aynıdır burada ayrım yapılmaz.Demiş ya "Yazgı birini kışlaya götürmüş birini dağlara" evet belki bizde Diyarbakır Cezaevi

pinokyo: Hım galiba burada mevzu bahis edlien benim o zaman söz savunmanın.Evet öncelikle Hürriyet gazetesi olayıyla başlıyalım evet Hürriyet gazetesinin daha doğrusu Aydın Doğan'ın ne mal olduğu belli bunu tartışılacak bir konu olarak görmüyorum ama şunu belirteyim böyle gazetelerde nadirde olsa güzel şeyler olur misal Y.Özdil'in bu gazetede yazması yada B.Çoşkun'un burada yazması gibi neyse bence asıl mevzuya dönelim.Yazıyı dün çıkardım sakladığım yerden okudum..Önce o çok tartışılan yerlere gelelim

Jgr: Bu anketteki ilk 'Hayır' oyu bana ait olup. Sebebini de yukarıda gayet güzel açıklamış arkadaşlarım.

tugcesss: Muhteşem olan şu ki Yılmaz Erdoğan'ın PKK sempatizanlığı harika bir şekilde 'insani yaklaşım' suyuna girerek bünyeye zerk etmesidir. Evet helal olsun diyorum çünkü bir çok insan barış mektubu edasıyla övüyor onu! Katiyyen övme çabası içinde de değilim. Yorumum kinaye amaçlıydı, biraz da benden önceki bir yoruma tepki! Hürriyet Gazetesi'nin perde arkasını herkes biliyor sevgili durgul! Tabii Ertuğrul Özkök'ün ne halt olduğunu da! Sanırım yanlış anlaşıldım.

durgul: Muhtesem olan ne? Kimse genc olmesin daglarimizda diye bir dilek de bulunmasi mi, teroru karsimizda bir devlet varmis gibi savas olarak adlandirmasi mi, daga gitmeyi secene bu onun yazgisi demesi mi piskin ve suslu bir edebiyatla art niyetini kapatmaya calismasi mi hangisi muhtesem? Kendisini de bunu yayimlayan Hurriyet gazatesini de alkis tutan herkesi de kiniyorum...