Anket Sitesi

Ankete Yazılan Yorumlar

İntihar edenler, kendilerini mi cezalandırır, yoksa yakın çevresindekileri mi?

halil6530: Kendilerini çünkü yakın çevresi belli süre sonra onun yokluğuna alışıp hayatına devam edecektir.Olan intihar edenin hem bu dünyasına hem ahiret hayatını kötü etkiler.
12 Ağustos 2006
mavi_bere: kendisi sadece bir kere ölür, yakın çevresi düşündükleri her an
11 Ağustos 2006
ozge_ceza: hiç intihar etmedim bilemicem psikologlara sormak lazım
11 Ağustos 2006
Almila: İntihar edenler kendilerine inancı olmayan insanlardır.Ve çoğunun arkasından insanlar üzülmeye bile fırsat bulamazlar.
11 Ağustos 2006
oaş: kendini cezalandırmaz,benim felsefeme göre..ölür ve doğumun öncesi gibi bir hal alır..ama yakınları için işler o kadar da kolay olmayabilir....
10 Ağustos 2006
düşünürkız: genellikle ölmek için değil dikkat çekmek için intihar ederler. çoğu intihar etmeden önce herkesi bundan haberdar eder.
9 Ağustos 2006
yaralı2: çevre belli bir süre sonra yokluğuna alışır
9 Ağustos 2006
eyigunler: eski devlet bakanı hikmet uluğbay kimi cezalandırmak istemişti?
9 Ağustos 2006
schook: Farklı bir bakış açısı, bunu hiç düşünmemiştim ama biraz kafa yorunca çevresindekileri cezalandırma fikri mantıklı geldi
9 Ağustos 2006
rfci: Başta kendilerini tabii, sonuçta ölüm bence de son nokta değil. Ama gerçek cevap hem kendilerini hem de çevresindekileri.
9 Ağustos 2006
hguven87: duruma göre değişir
9 Ağustos 2006
Magicman: Çevresindekileri,ailelerini,dostalarını tabii ki,bütün bi ömür onun acısını,hasreti çekiyolar.İlginç bi soru,tbrkler..
8 Ağustos 2006
sevgiözlemi: kendilerini..bu işin öbür dünyası da var..size emanet edilen şeye hıyanet ediyorsunuz..
8 Ağustos 2006
dnzra: yakın çevresini intihar eden kurtuluyo
8 Ağustos 2006
rosa: ikiside
8 Ağustos 2006
annabell: Suizid, genellikle kalıtımla ilgilidir. genlerde vardır. bu kişiler acılarından kurtulmak veya sevdiklerine yük olmamak için ölmek isterler. bence intihar cinayettir. Katiller yargılanmalı ve idama mahkum edilmelidir!
8 Ağustos 2006
sudansebepp: Herkes kendi acısından mesul. İntihar eden kaybolduğu boşlukta neyi kaybettiğini aramaya mahkumdur, onu kaybedenlerse asla bulamayacaklarını bile bile aramaya.
8 Ağustos 2006
CANDANX: İntihara kalkışan insanlar anlık bir kararla bunu yapıyorlar.Kendisi için hayatı bitmiş olarak gördüğü ,yaşama gayesi kalmadığını düşündüğü için kendisini bu şekilde cezalandırıyor.Yakın çevresindekileride bu acıya ortak ediyor.
8 Ağustos 2006
selin2: amaç kendileridir ama İki tarafı da cezalandırırlar...ayrıca intaharı bence bazıları kendilerine ceza değil bir ödül olduğunu düşünüyorlar bu hayattan kurtulma ödülü...güzel anket hanım-ağa...
7 Ağustos 2006
mustafa803: öbür tarfata görür kimi cezalandırmış
7 Ağustos 2006
mor_yel: intihar yenilgiyi kabullenmektir aslında ama küçümsediğim anlamında değil yenilip gitmektir dönüşü olmayan bir yolda,ki bende şu aralar yaşadığım ruh halinde öyle yerlerde duruyorum ama düşüncelerimin kontrolü hala elimde şükür!
7 Ağustos 2006
onuryuksel16: çevresindekiler oldugu kadar kendilerinin de
7 Ağustos 2006
asli: Cehenneme biletini ön siralardan aliyorlar. Kimi cezalandirdikari ortada.
7 Ağustos 2006
thetunny: Kendilerini cezalandırmış olurlar ama yakın çevreleride bu olaydan psikolojik olarak etkilenir ve üzülür.
7 Ağustos 2006
Bizzzt: Sadece cezalandırmak olarak bakılmamalı. hadi ailesi yoksa? Bu onun kendi kararı 1ilerini cezalandırmak olarak degerlendirilmemeli...
7 Ağustos 2006
tornado7: Muhakkak en başta kendilerini fakat yanında sevdiklerini de...Ama bilinen bir şey var ki o da dünyalarını karartmasıdır.
7 Ağustos 2006
historial: .” Eşref Edip Fergan’ın 1952’de Bediüzzaman Said Nursi için yazdığı küçük Tarihçe-i Hayat’ta karşılaştığı bu ifadelerin önünde bir anda duraklayan bu insan “Allah Allah, karşıma tam burası çıktı. Hem de dinimizde intihar etmek yasakmış!.” diyor. Bu enteresan ve şok karşılaşmanın tesiriyle intihardan vazgeçiyor.
7 Ağustos 2006
historial: “Seksen küsur senelik bütün hayatımda, dünya zevki namına bir şey bilmiyorum. Bütün ömrüm harp meydanlarında esaret zindanlarında, yahut memleket hapishanelerinde, memleket mahkemelerinde geçti. Çekmediğim cefa, görmediğim eza kalmadı.; bir serseri gibi memleket memleket sürgüne yollandım.Türlü türlü hakaretlere maruz kaldım. Zaman oldu ki, hayattan bin defa ziyade ölümü tercih ettim. Eğer dinim intihardan beni men etmeseydi, belki bugün Said topraklar altında çürümüş gitmişti.”
7 Ağustos 2006
historial: 1971’de Hamdi Sağlamer tarafından anlatıldığını hatırladığım ibretli bir olay var.meyhane işleten bi adam maddi darlığa düşünce intiharın eşiğine gelir.bulduğu ilk fırsatta da boynuna geçireceği ipi hazırlarken bi arkadaşının verdiği bi kitap ilişir gözüne bi göz atmak için açtığı kitapta şu satırları okur:
7 Ağustos 2006
historial: yakın çevresi için çıkarlar yola ama bu malesef kendilerine verdikleri en kötü cezadır.çünkü sonucunda ödemeleri gereken bi bedel vardır.
7 Ağustos 2006
Anketi oluşturan üye: hanım-ağa . 5 Ağustos 2006