| %26,8 | İlgilenmiyorum / Fikrim yok |
| %24,7 | Bir insanı sevmekle başlıyordu her şey ve boşanmak için en az iki şahit gerekiyordu |
| %24,7 | Ben seninle herhangi bir insan elinin terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim. Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim |
| %23,7 | Beni sevda yerimden vurdu zaman. Şimdi sana söylenecek tek cümle:bende sana yetecek kadar ben kalmadı |
| %22,7 | Sana bakmak bütün raslantıları reddedip bir mucizeyi anlamaktır. Sana bakmak Allah`a inanmaktır |
| %21,6 | Bir uykunun en güzel yanı seninle uyanmaktır. Senden uzak bir uykuyla kandıramıyorum hiçbir geceyi |
| %17,0 | Güzelliğine benzetme bulmak zor, sen iyisimi sana benzemeye çalışan her şeyden bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor |
| %15,5 | Ben sana gülüm derim gül sana benzediği için ölümsüz, yazdığım bütün şiirler sana başlayan bir kitap için önsöz |
| %13,9 | Ben sevmeyi beceremedim belki de sevilmeyi, benim sevmeye engel evcil acılarım var |
| %13,4 | Seni aklıma düşüren yerçekimi değil yalancı yıldızlar, öyle uzaksın ki üflesem soğuyacaksın sarılsam okyanus |
| %11,9 | Gülüşünde mana var, saklayamazsın. Kime niyet kime felaket bu aşk anlayamazsın |
| %11,9 | Sen bana ışık ver yeter bende filiz çok, köklerim içimde gizlidir açan, soran, bere, budak yok |
| %10,8 | İpe sapa konuşlanmaz bahanelerle elini tutmak, yüzünde yüz yıllık bir hasreti gidermek güzeldi |
| %8,8 | Ayrılık acısı kadar seversin ve sevmenin coşkusu kadar koyar insana aşk sözlüğünden ayrılmak |
| %8,8 | Ömrümün sol anahtarısın hazan makamının kapısını açan, ne nisanlar gördüm ben ilkbahardan kaçarken bir mızrapa tutunan |
| %7,2 | Eşikteki öpücük tarih bilinci olmayan bir aşkın mührüdür artık |
| %6,7 | Hangi türküde sevmekten bahsedilse ben hicaz olurum, elimi ıslatır elinin teri ziyan olurum |
| %5,2 | Senin gibi güzelini bir daha göremeyeceğimi bilsem, ne artisti be kapına menteşe olurum |
| %5,2 | Pencerelerim on yıl öncesine bakar, müfredat dışı sevmeler içindir lise yılları ve kötü şarkılar |
| %3,1 | Mayınlı bir gülümsemeyle senin karasularında olmak, üstünde ilkbahar bir entari;sanki yeniden eski bir öyküye başlamak |
