Anket Sitesi

Yorum Üzerindeki Polemikler

Esperanto, 1887 yılında L. L. Zamenhof tarafından oluşturulan, Akademio de Esperanto kurulunca düzenlenen ve UNESCO tarafından desteklenen bir yapay dildir. Yapay dillerin en ünlüsü ve en çok konuşulanı olan bu dil, ileri seviyede öğrenilmesi diğer dillere oranla kolay olacak şekilde tasarlanmıştır ve günümüzde daha çok, herhangi bir milletin anadilinin ululararası iletişim dili olarak kullanılmasını evrensel eşitlik ilkesine aykırı bulan veya uluslararası iletişim dilinin kolay öğrenilebilir ve tarafsız olması gerektiğini savunan gruplarca desteklenmektedir. Peki siz, Esperanto hareketine destek vermek konusunde ne düşünürsünüz?

pinokyo: Fuzuli işler bunlar ben İngilizce ile Kürtçe'yi öğreneyim başka bir şey istemem.
Ugugug: Yazdıklarım yalnızca meraklısını bilgilendirme amaçlıdır.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 10- Yazabileceğim çok şey var, propositionsların mantık hataları mı, özgür olması gereken bir dil için zorlama kurallar mı, uzun kökler, türerilebilen kelimeler için ayrıca başlı başına kök kelime içermek, vb. Çok eksik var. Ama aynı amaç için (çoğunlukla rusya, g.amerika ve avrupadan olsalar da) dünyanın çeşitli yerlerinden insanlarla bir araya gelip dünya hakkında konuşabilmek, kendini ifade edebilmek için öğrenmeye değer, zira İngilizce bilen biri o kadar dost canlısı veya yaklaşımcı olmuyor
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 9. Esperanto çoğu Avrupa dilleri gibi cinsîdir. Canlıyla ilgili bütün kelimeler erkektir. Örneğin vir-o adamsa kadın ondan türeyen vir-in-o sözcüğüdür, burada erkeğe öncelik verilmiş gibi görülüyor ama öyle değil, kadınlı erkekli gruba ge-vir-o-j dense denirken, vir-o aynı zamanda cinsiyeti belirsiz herhangi insanı niteler. Yani kadınlar hakkında bir şey arayan virino kelimesini kullanabilir ama erkekler için kesin bir kelime bulunmuş olmaz.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 8. Ama şöyle bir avantaj da var, Esperanto kelime yapısı Türkçe kelime yapısı gibi neredeyse aynen; sondan eklemeli. Bu açıdan bir tek kökle onlarca değil yüzlerce farklı kelimeler üretebilirsiniz. Bu konuda başarılı sayılır Esperanto. Bu açıdan Esperanto'da her öğrendiğiniz kelime İngilizce'de 10-20 kelime öğrenme değeri taşıyor, bu kötü değil.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: halbuki bu Türkçe'de daha karışmasız bir mantığa sahip.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 7. Evrensel olması hedeflenmiş ama kelime dağarcığı yalnızca 6 dilden derleme ve bunların hepsi de Avrupa dilleri, bu yüzden Türkçe veya Çince konuşan biri, bir Avrupalıdan çok daha zor öğreniyor dili. dil mantığı da avrupalı. Biz nasıl İngilizce de yan cümleleri de when, where gibi soru kelimeleriyle yapıyorsak, Esperanto'da da kiam, kiel, ... hem soru soruyor, hem yan cümle yapıyor. E böyle olunca da bunları her gördüğünüzde acaba soru mu soracak, yan cümleyle mi cümleye başlayacak diyorsunuz
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 6. Çünkü bütün isimlerin -o ile bitmesi, neredeyse bütün zaman eklerinin -s ile bitmesi dilin ses yoğunluğunu zedeliyor. Estetik uçup gidiyor.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 5- Cümle yapısında tutarsızlık var, bazen sona bazen öne eklenen çekim ve yapım ekleri var. Örneğin -n mantığında olduğu gibi ĉe la malnova homo yerine la malnovaĉ homoĉ, veya kun mi kaj miaj fratetoj yerine mik kaj miajk fratetojk gibi bir yönteme gidilseydi mükemmel olurdu. Neden? Çünkü;
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: Örneğin blanka hundo vidis nigran katon demek yerine blanka hundo nigran katon vidis veya sıfat tamlama sırasını da değiştirerek hunda blanka nigran kato vidis hatta ve hatta vidis blanka kato nigron hundo diyebiliriz, sözcükler zaten gramatik özellikleri içeriğinde bulundurduğundan yerlerini değiştirmek cümleyi bozmuyor, sanırım bu avantaj yakalanmak istenmiş ama bilmem iyi mi olmuş.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: Görüldüğü gibi bir yapay dil için olması gerektiğinden fazla bir zorluk. Bu örnekte kolay gözüküyor ama yan cümlelerle falan uğraşırken daha da zorlar. Zamenhof neden sıfatları da isimler gibi -n ile bitirmiş, sanırım sınırsız sıralama özelliğini sağlamak için.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: vin vidis ĝi, ĝi vidis vin, ... (o seni gördü), Ama ne yazık ki bu -n de aynı -j gibi sıfat tamlamasını kaplar, mi vidis blanka-n kato-n (beyaz (bir) kedi-yi gördüm), ve hatta mi vidis blanka-j-n kato-j-n (beyaz kedi-ler-i gördüm).
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 4. Esperanto'da çoğu Avrupa dillerinin aksine, Türkçe'deki ismin -i hali vardır ve bunun için ismin sonuna -n eklenir. İngilizce'de bu sıralamayla yapılır, you saw it (onu gördün) ve it saw you (o seni gördü) ama Esperanto'da sıra değişse de anlam değişmez ve bu fark -n ile yapılır vi vidis ĝin = ĝin vidis vi = vidis vi ĝi = ĝin vi vidis = vi ĝin vidis ... (sen onu gördün),
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 3. Esperanto ekler yapışkandır. Bu durum ne Türkçe'de ne de İngilizce'de var. Örneğin (j'ler y okunur) mia mano = benim elim (my hand) iken Türkçe'de benim elLerim (my handS) mia manoJ olmaz miaJ manoJ olur. Veya blanka lineo = beyaz çizgi iken beyaz çizgiler blankaj lineoj olur. Yani ismin aldığı eki sıfatın alması gibi bir ilginç durum var.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 2. Esperanto neresinden bakılırsa bakılsın, bir yapay dilin olabileceğinden çok daha az kolay bir dil. Hatta bir yapay dil için zor bir dil olduğu bile söylenebilir. Kendileri bunu, ne kadar kolay olursa olsun sonuçta bir dil öğreniliyor, dil öğrenmek zaten belli bir zorluk getirir, Esperanto yalnızca bu işi ekstra zorlaştırmaz diye savunuyorlar ama bence çok daha kolay öğrenilebilir diller yapılabilir. Yine de 16 günlük hayvanüstü çabam sayesinde bu kısa sürede temelini söktüm bu dilin.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 1. Esperanto'da harf israfı yapılmış. q, w, x, y sembolleri dururken ĉ, ĝ, ĥ, ĵ, ŝ, ŭ harfleri eklenmiş. Bu ayrıca, ingilizceye nazaran dilin elektronik ortama uyumluluğunu zedeliyor. Neyse ki biri bunlar yerine cx, gx, hx, jx, sx, ux kullanarak sorunu çözebilir. Okuma ve ses-harf ilişkisi düzeni Türkçe ile çok benzese de örneğin c ile gösterilen sesi çoğu kişi düzgün söyleyemiyor.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: 16 günlük bir Esperanto öğrencisi olarak (ki bu kadar kısa sürede başkalarıyla yazışmanın yanında dünden beri sözlük yardımıyla kitap da okuyorum), neyse 16 yıllık Esperanto öğrencisi olarak Esperanto hakkında biraz kötü bilgiler verebilirim.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: sürenin toplamını hesaplarsak (bir de masrafı tabii ki) dünyanın %85'inden fazlasının zamanının, emeğinin ve kaynaklarının başkasının rahatlığında nasıl boşa harcandığını, ve ezildiğini daha iyi anlayabiliriz. Ve gerçekte, ne kadar zaman harcarsan harca o dili asla aynen anadil aksanında konuşamayacağın için 2. sınıf muamele göreceksin, görmesen de karşılarında kendini öyle hissedeceksin.
30 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: Hayır, başka bir tarafsız dil de olabilir, hatta her anadilden ciddi dilbilimcilerin bir araya gelip hem en kolay ve çabuk öğretilebilen, ve hem bilim hem de iletişim dili olarak kusursuz, az ezber gerektiren, aşırı kurallı, kelime dağarcığınca da zengin bir dil yapmaları gerek dünyanın daha iyi ilerlemesi için. Daha önce de yazdım, örneğin ben bir ingilizce bilimsel çalışma okurken zamanımı konuyu anlamaktan çok cümleyi anlamaya harcıyorum, ayrıca son 14 yılda İngilizce öğrenmeye harcadığım
30 Nisan 2009 . Ankete Git
pinokyo: Ne yani "Tam bağımsız dünya " için esperanto öğrenmemiz mi lazım ?
29 Nisan 2009 . Ankete Git
Ugugug: Hadi anadil kutsaldır diyelim ama yalnızca İngilizce öğrenmek bir insanının kendine yarar olsa da, ülkesine ve dünyaya zarardır diye düşünüyorum. Taraflı bir dil öğrenerek bütün dünyayı anladığımızı iddia edemeyiz ve en azından bu ülkede her İngilizce bilen şahıs, bizi biraz daha 'onların' boyunduruğu altına sokma hatasına düşmüş oluyor.
29 Nisan 2009 . Ankete Git
Anketi oluşturan üye: Ugugug . 26 Nisan 2009