Ugugug: Ayrıntılı olarak anlatmıştım sanırım vaktinde. Şimdi aklıma geldi, hazır birini kapatırken hepsini toptan kapatsınlar da kurtulalım artık bu ortamdan.

Ugugug: Ben bir de bunun T.C. yasalarına aykırı olup olmadığıunı merak ediyorum, aykırılık yoksa siyasi parti programına ekleyeceğim.

Ugugug: Benim hesaplamalarıma göre bu sistemin, günümüzdeki sistemden daha demokratik, daha halkçı ve daha başarılı bir sistem olacağı açık. Ve bence kesinlikle uygulanabilir.

Ugugug: iktidar da duruma göre sürekli değişmektedir. Sonuç olarak bana göre 550 milletvekilinin 550'si de bağımsız seçilebilir ve bunun hiçbir sakıncası olmadığı gibi, milletvekilleri mecliste yerini hem kendi hakkıyla, hem halkın direkt olarak kendisini seçtiği bilinci ve sorumluluğuyla hem de en önemlisi, kimsenin emirleri altında olmadan kendi öz iradesiyle ve kişiliğiyle yerini alır.

Ugugug: monarşiyi görünürde halkın seçtiği birine teslim ediyordu ve bu teslim süresince monarşi yine o kişi önderliğinde hüküm sürüyordu. Demokrasiye geçişte ikinci adım olarak benim bahsettiğim bu bağımsızlık sistemi vardı ama bu geçiş dünya üzerinde yüzyıllardır sağlanamadı. Ben bunun sağlanabileceğine inanmaktayım ve bu rejim değişikliği falan da değildir, sadece siyasi partilerin kapatılmasıdır. Üstelik bu şekilde meclis muhalefet ve iktidar olarak iki parçaya ayrılmamaktadır, muhalefet de

Ugugug: ekonomisine ne denli ağır yük oluşturduklarını anlatmama gerek bile yok sanırım. Yine partili sistem halkın temsil yeteneğine büyük oranda saygısızdır, örnek veriyorum, Muhsin Yazıcıoğlu, Ufuk Uras ve dtp'li vekiller parti sistemine güvenip seçime normal şekilde katılsa belki toplamda daha çok oy alsalar bile yine de seçilemeyeceklerdi. Ülkeyi kutuplaştırmada da partilerin payı büyük. Aslında bana göre parti sistemi monarşi ile demokrasi arasında geçişi sağlayan bir ara sistemdi. Bu ara sistem,

Ugugug: -dığından daha özgür, daha demokratik ve halkı temsil kabiliyeti daha gelişmiş bir meclise sahip olacağız. Şimdi soruyorum; acaba 550 milletvekilinin 550'si de bağımsız seçilse ne olur; rejim mi değişir; daha mı kötü olur. Çoğunluk her zaman egemen olma hakkına sahip olursa o demokrasinin manası kalmaz, örneğin şu anda AKP ne isterse onu yapabiliyor, yarın başka birisi iktidara gelse, o parti de ne isterse yapabilecek, o zaman şu andaki sistemin demokrasiyle ilgisi ne? Partilerin devlet

Ugugug: Siyasi partiler olmazsa rejim değişmez, nitekim Atatürk başkanlığında toplanan ilk mecliste milletvekilleri o günkü şartlar altında gerçekten 'seçilmiş' insanlardı. Yani bir partinin listesine başkanın emriyle 1. sıradan girmiş insanlar değillerdi, tek parti dönemi olmasına rağmen o zamanlar daha demokratik bir yönetim vardı. Bir de 0 partili dönem yaşarsak, bu dönemin de bize hayırlı sonuçlar getireceğine inanıyorum. Mecliste yine gruplaşmalar olacak normal olarak ama, bir grup başkanı bulunma-

Ugugug: dediğimiz, böyle bir demokrasi, yani öyle bir demokrasi ki, bırakın halkın sözünün geçerli olmasını, 12'si dışında diğer milletvekillerinin bile demokratik bağımsızlık ve düşünce özgürlüğü yok. Hatta şunu da belirtmeden geçmeyeyim, şu an için meclise yalnızca Erdoğan gelse bile yeter, çünkü o görüş bildirince zaten oy sayısına göre diğer grupların oylamaya katılmasına hiç gerek kalmıyor. İşte siyasi partiler bence bundan dolayı gereksiz ve demokrasi düşmanı kurumlardır.

Ugugug: Çünkü diğer vekiller başkanları ne derse onu yapıyor, o zaman geriye kalan 538 vekilimizi boşuna yormaya ne gerek var? Nasıl olsa, önemli olan o vekiller değil, o vekillerin sayısı, çünkü başkan ne derse o sayı zaten ona uyacak, uymazsa parti içinde disiplin kuruluna sevkedilip partiden ihrac edilebilir. Gerçekten gelmesin diğer vekiller meclise, ben istemiyorum, boşuna tartışıp zaman geçirmelerinin yararı yok, sunacakları önergeleri de başkanlarına versinler, olsun bitsin. İşte bizim demokrasi

Ugugug: meclise yalnızca Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal, Devlet Bahçeli, Ahmet Türk, Zaki Sezer ve bağımsızlarla (5 kişi) birlikte tekli gruplar (Muhsin Yzıcıoğlu ve Ufuk Uras) gelse (yani toplam 12 kişi toplansa); Erdoğan'ın oyu 340 puan, Baykal'ın oyu 98 puan, Bahçeli'nin oyu 70 puan, Türk'ün oyu 20 puan, Sezer'in oyu 13 puan ve diğer 7 kişinin oyu 1'er puan değerinde sayılsa, bütün yasaları da bu 12 kişi oylasa, şimdiye kadar hiçbir farklı sonuç alınmazdı öyle değil mi?

Ugugug: Kötü bir örnek ama nihayetinde örnek, hiçbir siyasi partiye bağlı olmamasına rağmen Kamer Genç muhalefet yapabiliyor mesela. TBBM ilk açıldığında milletvekilleri nasıl seçildiyse, şimdi de öyle seçilebilir. Yani herhangi bir parti çatısı olmadan, seçime sadece 'insanlar' katılıp onlar seçilebilir. Şimdi bakıyorum, meclise gelen yasalarda, AKP vekillerinin tamamı aynı fikirde, CHP'li vekillerin tamamı kendi aralarında aynı fikirde, MHP'liler de öyle, DTP'liler de, DSP'liler de ... yani şu anda